ﻡ
|
Vakf-ı lazım
|
Durulmazsa mana bozulur, vaciptir.
|
ﻄ
|
Vakf-ı mutlak
|
Durulması mutlaka lazımdır.
|
ﺝ
|
Vakf-ı caiz
|
Durmak evladır geçmek de caizdir.
|
ﺺ
|
Vakf-ı ruhsat
|
Durmak caiz nefes daralınca
|
ﺯ
|
Vakf-mucevvez
|
Geçmek evladır durmak da caizdir.
|
ﻻ
|
Durulmaz
|
Durursan geriden al
|
ﻕ
|
Vasl (geç)
|
Durulabilir de
|
ﻗﻒ
|
Vakf(dur)
|
Geçilebilir de
|
ﻉ
|
Rükû
|
Yeni kıssa başıdır rükû yapılabilir.
|
ﺴَﻜﺘﻪ
|
Sekte
|
Nefes almadan dur ve oku
|
ﻗﺼﺮ
|
Kasr
|
Uzatmadan kısa oku
|
ﻤﺪ
|
Med
|
Kısaltmadan uzun oku
|
ﻚ
|
ﻜَﺬﺍ
|
Bir önceki durak işaretinin aynısı
|
څ څ
|
Bağlantılı durak
|
Birbirine yakin iki yerde bulunur. Birinde durulunca ötekinde
geçilir.
|
Yasin-i şerifte;
آبَاؤُهُمْ
Derken hemzeyi taşıyan vav’ın altındaﻗﺼﺮ işareti vardır. Harf-i
med’den eliften sonra hemze aynı kelimede geldiğinden medd-i muttasıl olup
uzatılması gerekirken kasr işaretinden dolayı med yapılmaz ve hemze kısa
okunur.
Yasin-i şerifte;
مُتَّكِؤُنَ
Derken hemzeyi taşıyan vav’ın altında ﻤﺪ işareti vardır. Burada herhangi bir med durumu olmamasına
rağmen hemze uzatılır.
Duraklarla ilgili bazı kurallar
v Durakta hareke ve tenvin düşer.
Mesela عَلِيمٌ kelimesi durakta gelince عَلِيمْ diye sonunda ﻢْ varmış gibi durulur.
v Eğer tenvin iki üstün şeklinde ise sadece
uzatma elifi okunarak durulur.
Mesela حَكِيماً kelimesi durakta gelince حَكِيما diye ﻤﺍ bir elif uzatılarak durulur.
Mesela ﺍِﺬﺍً kelimesi durakta gelince ﺍِﺬﺍ diye ﺬﺍ bir elif uzatılarak durulur.
v Elif uzatması durakta gelirse uzatılarak
durulur.
Mesela
ﺮَﺴﻮﻻَ يَتَامَا
Yukarıdaki örneklerde sondaki uzatma elifi
okunarak durulur.
v Yuvarlak
ﺓ
Kelime sonunda durakta ﺔ gelirse ﻪ sesiyle durulur.
Eğer geçiliyorsa ﺖ
sesiyle okunur.
Mesela نِعْمَة
نِعْمَه durunca
نِعْمَت geçerken
v Zamir ﻪ
Durakta zamir ﻪ geldiğinde yine
harekesi düşer sakin olur.
Mesela ﻠﻪُ durakta gelirse ﻠﻪ diye durulur.
Mürşidin önünde diz çök nefsini şak diye durdur
Sen yok ol ve onda fani ol ki tekrar yeşertsin seni
Mürşidin önünde diz çök nefsini şak diye durdur
Sen yok ol ve onda fani ol ki tekrar yeşertsin seni
Son durağımız senin yanın
olsun ya Rasulullah.
EUZUBİLLAHİ MİNEL
LAHN
Lahn’den Allah’a sığınırım. Lahn okuma hatasıdır
ve iki çeşittir.
Lahn-i celi ve Lahn-i hafi
Lahn-i celi ağır ve açık hata demektir. Kuran-ı Kerim okuyabilen
herkesin
fark edebileceği hatalı okuyuştur. Lahn-i celi hataları;
§ Harflerin mahreçlerini düzgün çıkarmamak
Mesela
ﻄ
yerine ﺖ demek
Mesela
ﺥ yi ﺡ veya
ﻫ diye çıkarmak
§ Hareke hataları yapmak
§ Harf eksiltmek veya arttırmak
§ Harekeli harfi sükûna sakin harfi
harekeliye çevirmek
§ Medd-i tabii yi eksik veya fazla çekmek
Bu tür hatalarda mana değişebilir ve haram işlenmiş olur çoğu
zaman namaz da bozulur.
Lahn-i hafi küçük ve gizli hatalardır. Ancak iyi derece de tecvid
bilenler fark edebilirler. İhvayı, idgamı, iklabı yapmamak gibi. Mana bozulmaz
ama tenzihen mekruhtur.
Bu kitapta tecvid kaidelerinin anlatımına farklı bir yaklaşım
sergilenmektedir. Kaidelerin örneklendirilmesi çoğunlukla aşina olduğumuz
ifadeler üzerinden yapılarak ayrıca tablo sunumlarıyla da bilgiler özetlenmeye çalışılmıştır.
Tevfik Allah tandır. Kusurlarımız affola.
Yararlanılan kaynaklar;
·
Mehmet
Talu, Tecvid İlmi
·
Kadir
Temir, Tecvit
·
Hoca
Anne, İzahlı Tecvid Kitabı
·
Z. Aydın, Tecvid Kitabı
·
Şeref
Çavdar, Tecvid
·
Ali
Haydar elifbalı Tam Karabaş Tecvidi
No comments:
Post a Comment